Çağdaş Sözlük

takdir ~ تقطير

Mükemmel Osmanlı Lugatı - takdir ~ تقطير maddesi. Sayfa: 246 - Sira: 14

Mükemmel Osmanlı Lugatı - Ali Nazima ve Faik Reşad Sözlüğü; takdir maddesi. osmanlıcada takdir ne demek, takdir anlamı manası, takdir osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte takdir hakkında bilgi. Arapça takdir ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada takdir anlamı

Mükemmel Osmanlı Lugatı - تقطير takdir ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

takdir ~ تقطير güncel sözlüklerde anlamı:

TAKDiR ::: Kıymet vermek. Değerini, kıymetini, lüzumunu anlamak. * Kader. * Düşünmek. * Öyle saymak.

takdir ::: (a. i. kacter'den. c. : takdîrât) : 1) beğenme, değer biçme, değer verme; verilme. 2) [değerini, ehemmiyetini, lüzumunu] anlama. 3) ezelde Allah'ın olmasını istediği şeyler, (bkz : kader). Alâ-kil-et-takdîreyn : her iki surette, [-de hâli son takı olarak kullanıldığı zaman : vakit, vaziyet, şart" anlatır : o takdirde = o halde; geldiği takdirde = gelirse. gibi]

taktir ::: (a. i. katr, kutur ve katarân'dan. c. : taktîrât) : 1) damla damla akıtma, dökülme, damlama. 2) * damştına, inbikten çekme.

taktir-i tedricî ::: kim. * ayrımsal *damıtma, fr. distillation fractionnee.

taktîr-i yâbis ::: fcînr. kuru "damıtma, fr. distillation seche.

takdir ::: belirleme, ölçüleme, beğenme.

TAKDiR ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

O, gece karanlığından sabahı yarıp çıkarandır. Geceyi de istirâhat için, güneşi ve ayı da vakitler için bir hesâb olarak yarattı. İşte bütün bunlar mutlak gâlib olan (her şeyi) kemâliyle bilen Allahü teâlânın takdîridir. (En'âm sûresi: 96)

O Allah ki, göklerin ve yerin tasarrufu hep O'nundur. Hiçbir çocuk edinmemiştir. Mülkünde de O'nun hiçbir ortağı yoktur. Her şeyi yarattı ona bir nizâm verdi. Onun mukadderâtını takdîr buyurdu. (Furkân sûresi: 2)

Dünyâda olacak herşey, dünyâ yaratılmadan önce ezelde Levh-i mahfûza yazılmış, takdîr edilmiştir. Bunu size bildiriyoruz ki, hayatta kaçırdığınız fırsatlar için üzülmeyesiniz ve kavuştuğunuz kazançlardan, Allah'ın gönderdiği nîmetlerden mağrur olmayasınız, Allahü teâlâ kibirli olanları ve bencilleri sevmez. (Hadîd sûresi: 22)

İbâdet yapınız. Herkese ezelde takdîr edilmiş olan şeyi yapmak kolay olur. (Hadîs-i şerîf-Müslim)

Allahü teâlâ ezelde her varlığın kaderini takdir buyurmuştur. Fakat bir kimseye kendisi için ezelde takdîr edilmiş olan şeyi yapmak kolay olur. Meselâ açlıktan, hastalıktan ölmesi ezelde takdîr edilmiş olana gıdâ ve ilâc almak nasîb olmaz. Zengin olması ezelde takdîr edilmiş olana kazanç yolları açılır. Doğuda ölmesi takdîr edilmiş olana batıya giden yollar kapanır. (Şerefüddîn Ahmed bin Yahyâ Münîrî)

İnsan tedbir alır, sebeblere yapışır, takdîri bilmez. Allah'ın takdîri, kulun tedbîri ile değişmez. (İmâm-ı Rabbânî)

Takdir :::


  1. Beğenme, beğenip belirtme, değer verme
    Örnek: ... herkesin takdirini kazanarak yükselmek ümidi bizi işimizin başına koşturuyor. Ş. Rado

  2. Bir şeyin değerini, önemini, gerekliliğini anlama.

  3. Değer biçme.

  4. Kitle iletişim araçlarında izlenme oranı.

  5. "Bu, şu, o" gösterme sıfatlarıyla kalma durumunda kullanıldığında "O durumda, böyle olunca" anlamlarında durum veya şart bildiren bir söz
    Örnek: Bu takdirde hem kendilerini hem de milleti iğfal etmiş olurlar. Atatürk

  6. Takdirname.

  7. Tanrı'nın uygun görmesi, Tanrı'nın isteği, kader

  8. l. Beğenme, değer verme. 2. Allah'ın isteği, Allah'ın yazdığı.

takdir ::: beğenme , değerlendirme

takdîr ::: ölçüleri belirleme , planlama

taktîr ::: damıtma

takdir ::: ‬değerlendirme

takdir ::: beğenme

takdir ::: Tanrı’nın isteği

takdir ::: (a. i. kacter'den. c. : takdîrât) 1) beğenme, değer biçme, değer verme; verilme. 2) [değerini, ehemmiyetini, lüzumunu] anlama. 3) ezelde Allah'ın olmasını istediği şeyler, (bkz : kader). Alâ-kil-et-takdîreyn : her iki surette, [-de hâli son takı olarak kullanıldığı zaman : vakit, vaziyet, şart

takdir ::: yazgı

TAKDİR :::

Kıymet vermek. Değerini, kıymetini, lüzumunu anlamak. * Kader. * Düşünmek. * Öyle saymak