Çağdaş Sözlük

hasm ~ حسم

Mükemmel Osmanlı Lugatı - hasm ~ حسم maddesi. Sayfa: 323 - Sira: 10

Mükemmel Osmanlı Lugatı - Ali Nazima ve Faik Reşad Sözlüğü; hasm maddesi. osmanlıcada hasm ne demek, hasm anlamı manası, hasm osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte hasm hakkında bilgi. Arapça hasm ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada hasm anlamı

Mükemmel Osmanlı Lugatı - حسم hasm ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

hasm ~ حسم güncel sözlüklerde anlamı:

HASM ::: Kesip atma, kesme, kat'etme. * Kat'i olarak bir mes'eleyi hâlledip neticeye varma.

HASM ::: (Hasım) Muhâlif. Karşı taraf. Düşman.(Eğer hasmını mağlub etmek istersen, fenalığına karşı iyilikle mukabele et. Çünkü, eğer fenalıkla mukabele edersen, husumet tezayüd eder, zâhiren mağlub bile olsa, kalben kin bağlar, adaveti idame eder. Eğer iyilikle mukabele etsen nedâmet eder, sana dost olur. M.)

HASM ::: Atâ etmek, hediye vermek. * Ovmak.

hasm ::: (a. i.) : kesme, kesip atma, kesîn olarak hal ve fasletme.

hasm-ı da'vâ ::: dâvanın halli.

hasm ::: (a. i. ve s. c. : husûm) : 1) düşman, (bkz. : adû). 2) muhalif, karşı taraf.

hasm-i ca'lî ::: huk. [eskiden], hakikatte hasım olmadığı halde, hasım imiş gibi hâkim huzurunda husûmeti kabul eden kimse.

hasm-ı ekber ::: en büyük düşman, şeytan.

hasm-ı bîser ü pâ ::: sefîl düşman.

hasm-i mütevârî ::: huk. [eskiden] mahkemeye gelmekten ve vekil göndermekten çekinen ve korkan kimse.

hasm ::: düşman, muhalif.

hasm ::: düşman , hasım

hasm ::: ‬düşman

hasm ::: hasım

HASM :::

Atâ etmek, hediye vermek. * Ovmak