tarf ~ طرف
Mükemmel Osmanlı Lugatı - tarf ~ طرف maddesi. Sayfa: 498 - Sira: 15
Mükemmel Osmanlı Lugatı - Ali Nazima ve Faik Reşad Sözlüğü; tarf maddesi. osmanlıcada tarf ne demek, tarf anlamı manası, tarf osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte tarf hakkında bilgi. Arapça tarf ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada tarf anlamı
Mükemmel Osmanlı Lugatı - طرف tarf ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
tarf ~ طرف güncel sözlüklerde anlamı:
TARF ::: Göz, bakış, nazar. Göz ucu. * Soyu temiz kimse. * Her şeyin nihayeti, sonu. * Göz kapaklarını yummak veya oynatmak. * Göze bir şey dokundurmakla yaşartmak. * Koz: Menazil-i Kamer'den bir menzil adı. (Kamer menzillerinden birisinde aslanın alnını teşkil eden dört yıldızdan ikisi aslan gözüne benzetildiğinden bu menzile de "Tarf" denilmiştir. Bu iki yıldız daha evvel doğarlar.)
taraf ::: (a. i. c. : etraf) : 1) yan, yön. 2) bölge, yer, memleket, ülke, kıt'a 3) [bir kimsenin] yanı. 4) tarafdarlık, sahip çıkma, koruma. 5) aralarında anlaşmazlık bulunan iki kişiden veya iki topluluktan her biri. Bî-taraf : tarafsız, hiç birtarafı tutmıyan.
tarf ::: (a. i.) : 1) bakış. 2) göz ucu.
tarf ::: göz, nazar, bakış.
tarf ::: bakış , akış , göz , nazar
taraf ::: yön , ülke , yer , yan
taraf ::: yön
taraf ::: ülke
taraf ::: muhatap iki kişiden her biri
taraf ::: yer
tarf ::: akış
taraf ::: (a. i. c. : etraf) 1) yan, yön. 2) bölge, yer, memleket, ülke, kıt'a 3) [bir kimsenin] yanı. 4) tarafdarlık, sahip çıkma, koruma. 5) aralarında anlaşmazlık bulunan iki kişiden veya iki topluluktan her biri. Bî-taraf : tarafsız, hiç birtarafı tutmıyan.
tarf ::: (a. i.) 1) bakış. 2) göz ucu.
TARF :::