hair ~ حائر
Mükemmel Osmanlı Lugatı - hair ~ حائر maddesi. Sayfa: 316 - Sira: 13
Mükemmel Osmanlı Lugatı - Ali Nazima ve Faik Reşad Sözlüğü; hair maddesi. osmanlıcada hair ne demek, hair anlamı manası, hair osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte hair hakkında bilgi. Arapça hair ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada hair anlamı
Mükemmel Osmanlı Lugatı - حائر hair ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
hair ~ حائر güncel sözlüklerde anlamı:
HAiR ::: Hayrette kalmış, mütehayyir. Şaşırmış, taaccüb etmiş.
hâir ::: (a. s.) : şaşırmış, hayrette kalmış, (bkz. : mütehayyir).
hâir-i bâir ::: aklını kaybederek ne yapacağını bilmiyen, sapıtan, şaşkın.
Hair :::
- (i.) saç,kıl, tüy; kıl payı mesafe. hair curler bigudi. hair net saç filesi. hair pencil kıldan yapılmış ince resim fırçası. hair remover kılları döken ilâç. hair re storer saçı beslediği zannedilen ilâç. hair shirt at kılı gömlek, ceza gömleği. hair spray saç tuvaletini korumak için saça püskürtülen sıvı, sprey . hair trigger tabancanın çok hassas tetiği. get in one,s hair bir kimseyi rahatsız etmek, bir kimseye yapışmak, taciz etmek. His hair stood on end. Tüyleri ürperdi. Iet one's hair down ABD, (argo.) içini dökmek. not turn a hair kılını kıpırdatmamak . to a hair tıpkı, tamamen aynı .
hair ::: hayrette kalmış , mütehayyir , şaşırmış , taaccüb etmiş
HAİR :::
Hayrette kalmış, mütehayyir. Şaşırmış, taaccüb etmi