ifade ~ افاده
Mükemmel Osmanlı Lugatı - ifade ~ افاده maddesi. Sayfa: 78 - Sira: 18
Mükemmel Osmanlı Lugatı - Ali Nazima ve Faik Reşad Sözlüğü; ifade maddesi. osmanlıcada ifade ne demek, ifade anlamı manası, ifade osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte ifade hakkında bilgi. Arapça ifade ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada ifade anlamı
Mükemmel Osmanlı Lugatı - افاده ifade ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
ifade ~ افاده güncel sözlüklerde anlamı:
iFADE ::: Anlatmak. Söylemek. * Fayda vermek, fayda tutmak.
ifâde ::: (a. i. c. : ifâdât) : 1) anlatma, anlatış.
ifâde-i cebriyye ::: zoraki ifâde. meramını anlatma; 2) kitaplara yazılan önsöz.
ifâde-i merâm ::: 1) meramını anlatma; 2) kitaplara yazılan önsöz.
ifâde-i nâ-hosnûdî ::: hoşnutsuzluk ifâdesi.
ifâde-i şifâhiyye ::: ağızdan söyliyerek anlatış.
ifâde-i tahrîriyye ::: yazı ile anlatış. 2) ders verme, (bkz. : tedris).
ifâde vü istifâde ::: anlatma ve faydalanma, ["ifâde" nin Arapçadaki mânâsı "faydalanmak" dır].
ifâde ::: anlatım.
İfade :::
- Anlatım.
- Deyiş, söyleyiş
Örnek: Not ettiklerimi bir ağzın ifadesi şekline sokarak size okutacağım. S. M. Alus - Bir duyguyu yüz aracılığıyla anlatan belirtilerin bütünü
Örnek: Sakalı yeni çıkmış yüzünde çocukça ifadeler uçuyordu. S. F. Abasıyanık - Tanık ve sanıkların olay hakkında yargı organlarına yaptıkları sözlü açıklama
Örnek: Onun ifadesini henüz dosyada görmedim. A. İlhan - Dışa vurum.
ifâde ::: anlatım , anlatmak , söylem
ifâde ::: söylem
ifâde ::: anlatım
ifâde ::: dile getirme
İfade ::: Anlatma; anlatış; anlatım
ifade ::: anlatım, tabir
ifade :::
İFADE :::