Çağdaş Sözlük

edim ~ ادیم

Mükemmel Osmanlı Lugatı - edim ~ ادیم maddesi. Sayfa: 31 - Sira: 1

Mükemmel Osmanlı Lugatı - Ali Nazima ve Faik Reşad Sözlüğü; edim maddesi. osmanlıcada edim ne demek, edim anlamı manası, edim osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte edim hakkında bilgi. Arapça edim ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada edim anlamı

Mükemmel Osmanlı Lugatı - ادیم edim ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

edim ~ ادیم güncel sözlüklerde anlamı:

EDiM ::: Sahtiyan, tabaklanmış deri. * Satıh, yüz, zemin.

edim ::: (a. i.) : 1) tabaklanmış deri. 2) satıh, yüz.

edim-i arz ::: yer yüzü.

Edim :::


  1. Yapılmış, gerçekleşmiş iş, amel, fiil.

  2. İnsan davranışı.

  3. Alacaklının isteyebileceği ve borçlunun yapmak zorunda olduğu davranış, ivaz.

  4. Belirli bir durumla karşılaştığı zaman kişinin yapabildiği davranış.

  5. 1- (Skolastik felsefede) Aristoteles'in energeia = gerçekleşme, etkinleşme kavramının çevirisi. Her değişme a. olanaklı; b. tamamlanmak üzere, gerçekleşmek üzere; c. tamamlanmış durumda olabilir. Aristoteles gizil olmayı, olabilir durumda olmayı dile getiren a ile bu değişmenin sonucu olan gerçekleşmiş olmayı dile getiren c arasında bulunan b durumunu genellikle energeia olarak belirtir. 2- (Yeni Felsefede) İnsan bilinç ve eyleminin tek tek davranışları;edimin varlığı gerçekleşmeye dayanır; nesnel olarak verilmiş değildir, ancak gerçekleşmede kavranılır olur. Heredimin özünde bir şeye yönelme, bir şeyi erek edinme vardır.T. : fiil, amel

edîm ::: tabaklanmış deri , yüzey

edim ::: sahtiyan , tabaklanmış deri , satıh , yüz , zemin

edîm ::: ‬tabaklanmış deri

edîm ::: yüzey

edîm ::: yüz

Edim ::: Aralarındaki borç ilişkisi dolayısıyla alacaklının isteyebileceği, borçlunun da yerine getirmekle yükümlü bulunduğu bir davranış biçimi

Edim ::: Aralarındaki borç ilişkisi dolayısıyla alacaklının isteyebileceği, borçlunun da yerine getirmekle yükümlü bulunduğu bir davranış biçimi

edim ::: amel, fiil, ivaz

edim :::

Aralarındaki borç ilişkisi dolayısıyla alacaklının isteyebileceği, borçlunun da yerine getirmekle yükümlü bulunduğu bir davranış biçimi

EDİM :::

Sahtiyan, tabaklanmış deri. * Satıh, yüz, zemin