Çağdaş Sözlük

ebdan ~ ابدان

Mükemmel Osmanlı Lugatı - ebdan ~ ابدان maddesi. Sayfa: 9 - Sira: 26

Mükemmel Osmanlı Lugatı - Ali Nazima ve Faik Reşad Sözlüğü; ebdan maddesi. osmanlıcada ebdan ne demek, ebdan anlamı manası, ebdan osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte ebdan hakkında bilgi. Arapça ebdan ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada ebdan anlamı

Mükemmel Osmanlı Lugatı - ابدان ebdan ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

ebdan ~ ابدان güncel sözlüklerde anlamı:

EBDAN ::: f. Kavim, aşiret, kabile. * Şayeste, lâyık, münâsib, muvafık, uygun.

EBDAN ::: (Beden. C.) Bedenler. Tenler.

ebdân ::: (f. i.) : 1) kavim, kabile. 2) s. lâyık, (bkz. : çespân, şâyeste).

ebdân ::: (a. i. beden'in c.) : cisimler, vücutlar, gövdeler, tenler. İlm-ül-ebdân : 1) hek. beden bilgisi, fr. anatomie; 2) jimnastik.

ibdân ::: (a. i.) : 1) câriye. 2) kısrak.

ebdân ::: bedenler

ebdân ::: ‬bedenler

ebdân ::: (f. i.) 1) kavim, kabile. 2) s. lâyık, (bkz. : çespân, şâyeste).

ebdân ::: (a. i. beden'in c.) cisimler, vücutlar, gövdeler, tenler. İlm-ül-ebdân : 1) hek. beden bilgisi, fr. anatomie; 2) jimnastik.

ibdân ::: (a. i.) 1) câriye. 2) kısrak.

EBDAN :::

f. Kavim, aşiret, kabile. * Şayeste, lâyık, münâsib, muvafık, uygun